Kürtlerin Anadolu`da bitmeyen arazi kavgası !

Xal û Xwerzi / Hasan Ateşci alıntıdır

Xézal.! Kerefekiyaların Gelinidir Terikanlı Dumanbeg’inde yiyeni.

Kerefekiler ise Sewididir.

Bugünkü yeşildere isimli çimen yaylasın,da karşılıklı çadırları vardır

Kerfekiyaların buzağıları terikan aşiretinin arazisinedeki ekinlerini yayarlar.

Xezal Hayvanlarını almaya gidince ailesi tafından hakarete uğrar geri döner gelip durumu anlatır..

Yeşilderenin. Haymana/kerpiç köyüne bakan alt taraftaki yeşil düzlükte Terikanlar ve yiyenleri kerefekiler karşı karşıya gelir silahlar çekilir xezal araya girip Fesini(Qum) atar.

Kürtlerde karşı karşıya gelen taraftarlar arasına Fes(Qum)yani beyaz tülben atılırsa asla kavga devam edilmezmiş..

Kerefekiler evde oturup düşünürler bölgenin en belalı Terıkanlara güç yetirmeseler taşınıp gitmeleri gerekiyor.

Kerefeki Yaşlılarından Hecosman,hecmıstefa,kémo,Hecomer,Heysmal oturup Düşünürler ve karar verirler derhal yüklüce altın bulup padişahtan Çimenin(Yeşildere) Kaydını ve Terıkanların göç Fermanını almaları için.

İstanbula gidip padişahtan ferman getirmeleri gerekmektedirler Kürtçeden başka tekbir kelime Osmanlıca yani Türkçe bilmeyen Kerfekiler oturup düşünürler tek çare.

Canbeg yani cihanbeyliye gidip duydukları kurmanc Memedaliyi ikna etmeleri gerekir.

Hecımıstefa,Hecıosman ve Kémo kalkıp cihenbeyliye giderler.

O dönem Cihanbeylide zabıta katibi Memedali Türkçe bilen biridir otururlar Memedaliyi ikna ederler biz istanbula padişaha ferman istemeye Satın almaya

(Bugünkü ismi ile Yeşildere)gideceğiz eğer sen bize Tercümanlık edersen bizde sana bugünkü küçükbeşkavak olan.

İsmi halen bölge yaşlıları tarafından Yaylamemedili denilen Yaylayı veririz derler.

Memedali kabul eder kalkıp son hazırlıkları yaparlar yola koyulurlar

Günlerce Develerle Cihanbeyliden İstanbula yolda giderler..

Bir rivayete göre yolda karşılaştıkları yol kesicilere Rüşvet olarak altın verip korumalık teklif ederler sonra yolda kaçakçıkaların plan yapıp öldürüleceklerini anlayınca.

Erken davranıp kaçakları bağlayıp edip padişaha teslim ederler.

O dönemki padişahtan yeşildereyi satın alırlar. Yani yüklüce bir altın verirler.

Terıkanların Çimenden taşınıp gitmeleri için ferman alıp geri dönerler.

 

Dönüşte Bala’da zaptiyeye uğrayıp yanlarına bir gurup askerle gelip Dumanbeg,e fermanı uzattıklarında..

Kavgaya hazırlanan Dumanbeg çizmesini giymiş kamasını takmış aşiretini hazırlayıp kerefekileri bekliyordu..

Derki ben Zaptiyeyi tanımam benim burdanda gitmem başka bir şeyiniz varmı.?

 

Hecosman padişah Fermanını uzattığında baş eğip kabul eder arkasını dönüp korkusuz ailesine derki çadırları toplayın taşınıyoruz.

Kerefekiler Dayılarına kıyamaz derlerki siz gitmeye gideceksiniz ama önce tarım arazilerinizi toplayın sonra gidersiniz.

Terıkanlılar bir kaç ay içinden çadırlarını toplayıp.bugünkü haymanaya bağlı Tepeköy,boğazkaya,mıkaila vs haymana/poltalı içlerinden Eskişehire kadar dağılıp giderler..

Terıkanlıların bir özelliği Derlerki taşındığınız yerlerde külünüzü bile götürün bırakmayın.

 

Sonradan Terıkanların yıllardır kendi içindeki espirileri bizim karafaki yiyenlerimiz patatez den yaptıkları padişah mührü ile bizi kandırıp Çimenden sürgün ettiler.

Yeşilderenin Bulduk kaya’nın evinin olduğu tepede üç tane çukur var o çukurlar Terıkanların çadır yerleridir.

Halen yeşildereden Beşkavaka ve kandile bakan yamacında Feza terkan diye bir koyun yatırma yeri var.

Hatta bir tapu belgesinden bahsedilir memoye kamılın evinde zor okunan bir belgede olabilir..

Köyün bugünkü su deposunu olduğu bölgede bir mezarlık yeri var belki oda terıkanlara ait.

Beşkavakta ikamet eden kanoğluna ailesine göre ise babalarının dedesi Terıkan’lı Kaso’ye Mıdık’e Antepten geri gelirken orda kalan Kardeşleri tarafından git halan xézalı bul o seni kollar sahiplenir demişler..

Kerefekiler Söz verdikleri gibi Küçükbeşkavağı Memedaliye verirler.

En az ikiyüz yıllık olayı yaşlılar hikayeleştirerek anlatırlardı Rahmetli Apé Mahmık bizim dere kenarındaki söğüt ağacının altında otururken çok anlatırdı.

Son yaşlı kerefekiler Memo, Ose , ve hecali halen bazı zaman anlatırlar.

Yüz yıllarca hayvancılık yapıp Anadoluda göçebe hayatı yaşayan biz kurmanclar mecburi iskana tabi tutulunca..

Xal u Xorze kavgası dayatılmış aslında..

Unutulmaması Dileğiyle..

Köy hikayesi işte azda olsa gerçektir