Pirtûka Şoreş Reşî li ser Dîroka Êla Sewîdan li ber çapkirine ye.

Pirtûka Şoreş Reşî bi navê  ‘’ Ji mîrîtiyê heta koçberiyê’’

Şoreş Reşî heta niha 10 pirtûk nivîsandên.

”Beylikten Sürgüne SEWÊDİ AŞİRETİNİN TARİHİ”

Orta Anadolunun Kürt araştırmacısı Şoreş REŞİ nin verdiği bilgilere göre yukarıdaki başlık onun son kitabının ismi. Bilindiği gibi Reşi şimdiye kadar 10 kitap yazdı. Bunlardan biri türkçe diğerleri de kürtçenin Kurmanci lehçesi ile. İkisi roman. Bunlardan biri Heci Buğurci (Heco) nin yaşamını konu alan bir tarihi-araştıma romanı. Diğerleri de Orta Anadolu kürtlerinin tarihi ile ilgili araştırmalardır. Son kitabı da Sewêdîlerin tarihi üzerine.

Reşinin verdiği bilgilere göre baskı da olan kitabının kapsamında Konya ve Aksaray daki Sewêdîlerin eski ve yeni tarihi var. Buna göre Sewêdîler Orta Andolu da, Cihanbeyliye bağlı Qendil (Kandil), Büyük ve Küçük Beşkavak, Çimen (Büyük ve Küçük olamak üzere veya Yayla Mevlüt ve Çimen), Çöl Yaylası, Baxçe Eyşıke, Konak Köyü ile Kirlig Yaylasında oturur. Hêlkecik (Aksaray) bölgesinde yaşayan Sewêdîlerin köyleri olan Çavdarlı (Yukarı ve aşağı), Sinanlı Gökkaya, Mirxan (Seyda Jer veya Çolak Nebi), Cerxan (Seyda Jor veya Çakan-Fatma Uşağı) ve Macarlı hakkında da teferuatlı bilgiler ve resimler bulunmaktadır. Konya da yaşayanların tahmini nufüsları altı bin kadar iken, Aksaray da tahmini iki-üçbin dolayındadır.

Sewêdîler Kurmanc dır ama şiveleri diğer büyük Orta Anadolu Kürt aşiretlerinden olan Reşi ve Canbeg şivesinden biraz farklıdır. Bu da onların nereden geldiklerine bağlı ve nereden geldiklerini gösterir. Şiveleri Mırdesi ve Terıki aşiretleri ile hemen hemen aynıdır. Bu şive en fazla Amed şivesi ile uyuşur. Reşi de kitabında bunu ıspatlıyor.

Kitabın tarih ile ilgili bölümlerinde çok ilgi çekici bilgiler bulunmakta. Bunlardan biri; Sewêdîlerin Amed den geldikleri ve gelmeden önce 1514-1799 yılları arasında Bingol, Kığı, Kulp ve Silvan çevresinde ’Suweydi’ adında bir beylik kurduklarıdır. Bu beyliğin iç kargaşalıklar ve çatışmalar yaşaması ve Osmanlı devletinin baskıları sonucu sürgün ile sonuçlanmasıdır. Hala Amed çevresinde Sewêdîlerin diğer parçalarının yaşıyor olmasıda önemlidir.

Bir diğer ilgi çekici bilgi de, tarihi kaynakların Sewêdîlerin Kuzey Kurdıstan da, Dicle ve Fırat alivyonları arasında yaşamış en eski Kürt aşiretlerinden bir olması ve ünlü Kürt kahramanı Eba Muslim Xorasani soyundan gelmelerine işaret etmesidir.

Sewêdîlerin diğer önemli bir tarih halkası da, bu aşiretten dört şahsiyetin Abbasi halifelerine vezirlik yapmaları ve Bağdatan Şama kadar uzanan bir nüfus hakimiyetlerinin olduğudur. Daha sonra, Abbasi halifeleri Sewêdîlerin bu nüfus ve zenginliğinden korkması, bunları tasfiye etmeye başlamaları ile başka bir göçe sebep olması da kitabın diğer bir ilginç yanı.

Kitabın açıklık getirdiği bir diğer önemli konuda, Osmanlıların Sewêdîleri ’Qılori’ olarak adlandırmalarıdır. Yani kıl verenler anlamında. Bilindiği üzere Osmanlılar hemen hemen bütün Kürt aşiretlerini başka isimler ile kayıtlara geçirmişlerdir. Genelde de yaptığı işler ile alakalı isimler vererek nufüs defterlerine kaydetmişlerdir. Bunun bir diğer örneği de Canbeglerdir. Vergilerini cins at olarak verdıkleri için osmanlılar ’Atçeken’ ismini takmışlarıdır. Bunu ’Tahtacılar’, ’Okçular’ gibi de çoğaltmak mümkün. Sewêdîler de vergilerini keçi kılı vererek ödedikleri için Osmanlılar bu ismi vermiş. Yazar: ”Bu konuda bana çok acı veren olay, bugün bazı Sewêdîlerin ’Biz Qıloriyiz, Sewêdî diye bir aşiret yoktur!’ demeleridir. Bukadar şanlı bir tarihi olan bir halkın, tarihlerini bilmeden, uydurma bir ismi kabullenmelerine doğrusu çok üzüldüm.” diyor.

Yakında çıkacak olan kitabın birçok karanlık noktaya ışık tutuğunu ve karanlıkta kalmış olan bir tarih sayfamızı da gün ışığına çıkmasına PKAN-E adına sevindik. Buradan sayın Reşiye bu değerli araştırmasından dolayı teşekkür eder, başarılarının devamını isteriz.

2017.01.07